30 Mayıs 2013 Perşembe

Avrupa'nın kedisi köpeği ...


Berlin de çevresel izlenimlere kaldığımız yerden devam ediyoruz.Bugün ki konumuz; Avrupa'nın kedi ve köpeğe bakış açısı ! Sizlere saçma gelebilir konumuz lakin ben bahsetme gereği görüyorum.

Berlin'e ilk geldiğim günden beri sanırım köpeklerin girmediği hiç bir mekan kalmadı ; Alışveriş Merkezi, Trenler, Derslikler, Restaurant vs. Bunların içerisinden sanırım benim en ilgincime giden '' Derslikler'' olması.

Burada sanırım kişi başına bir köpek düşüyor herkes de bir hayvan sevgisi var ve bu gerçekten örnek alınacak bir durum.Hele ki bizim ülkemiz de ne yazık ki hayvanlara yapılan muameleyi görünce cidden üzülüyorum.Sanırım Avrupa da hayvan olmak varmış diyorum : )

Ayrıca o kadar çok köpeğin olmasına rağmen çevrede hiç pok göremezsiniz ! Çünkü köpeğin sahibi mutlaka yanında poşetle geziyor eğer köpecik pok yapacaksa o poşetle o poku alıp çöpe atıyor.Yani iğrenç gibi görünse de adamlar çevreyi temiz tutuyorlar.Vallahi ben buna da hayran kaldım.Ah bunun Türkiye de uygulandığını düşünüyorum da neyse tamam kandırmıyorum kendimi düşünmüyorum : )

Ayrıca köpeklerin sanırım cinsine göre, kimi köpekler ağızlık takıp çıkıyor tabi bu kurala uymayan köpek sahipleri de var ama şunu söyleyebilirim ki köpeklerin çoğu eğitimli ! Bu Türkiye de ender durumlardan biri hatta burada başıboş bir hayvan dahil göremezsiniz özellikle köpek ve kedi.

Kedi demişken de yanılmıyorsam 6 aydır hiç kedi görmedim.Şaka gibi ama gerçek.Yani bizim mahallede(Türkiye)  en az günde 5 farklı kediyi rahat görürsünüz ama burada 6 aydır hiç kedi görmedim.Hayır artık bu şehir de kedileri barındırmıyorlar mı durumuna geldim : )

Peki kediler neden ortada yok ? Çünkü kediler ev içi hayvanı olarak geçmekte bu sebeple dışarıda başı boş kedi göremezsiniz ve ayrıca eğer sahibi kediyi dışarı çıkarırsa tasmasına zil takmak zorunda peki bunun gerekçesi ne ? Sebebi diğer canlılara zarar vermeden zil sesini duyan hayvanların olay yerinden uzaklaşması amaçlanmış.Bence oldukça da mantıklı : )

Arkadaş Avrupa'nın kedisi köpeği bile bir farklı bakıyor.Mesaj gitmiştir sanırım bir yerlere : )))


20 Mayıs 2013 Pazartesi

Bremen'e tekrar gitmeliyim...


Bremen yollarına koyulduğumuz an da saatlerimiz gece yarısını göstermekteydi.Yanılmıyorsam bir kaç saat sonra Bremen Hbf. daydık.İşte hayatta kalma mücadelesi vermeye başladığımız anlardan biri daha.Bremen'e vardığımız gün hava ne yazık ki yağmurluydu ve buna bir de soğuk eklenince ve bir gün öncesinden de uykusuz olmamız sebebiyle sabahı zor ettik.

Sabaha kadar ısınabileceğimiz bir yer arayışına koyulduk ve Mc Donald's yardımımıza koştu ! Zaten böyle durumlarda Mc Donald's bir numara; evsizlerin evi  : ) Hayır Türkiye'deyken bu kadar çok uğramıyordum ...

Her neyse sabah olur ama halen hava soğuktur ve hepimiz uykusuz ve yorucu bir gecenin ardından keşke buraya gelmesemiydik deyip gene de gezmek için bir yandan da çabalıyoruz.Bu arada Mc Donald's a geceleri çok hoş bayanlarda uğruyor en azından Bremen de öyleydi : )))

Evet gezelim diye yola koyulduk ama hava soğuk olduğu için hemen bir tramvaya bindik nereye gittiğine işin açıkçası hiç bakmadık sıcak bir yer olsun ve bizi gezdirsin yeter diyerekten tramvaya bindik ama nerede hepimiz uyuduk : )) neyse ki Old Town'a yakın bir yerde indik ama hava halen soğuk !

Old Town çok küçük olmasına rağmen ben çok beğendim nedense gözüme Hamburg dan daha güzel geldi.Bu arada geziyoruz ama bir yandan da titriyoruz.Düşünün gezmek için nelere katlanıyoruz.Arkadaşlarım erken dönelim dese de işin açıkçası benim pek dönmeye niyetim yoktu ve öle de oldu : ))

Buraları gezdik tozduk dönüşümüz Hamburg ve daha sonra Berlin.Aktarma yapmamız gerekiyor.Hamburg'a gidişimiz de hiç bir problem yaşamadık lakin Hamburg Berlin arasında bildiğiniz rezaletti.Neden ? Çünkü trenimiz bir kaç kere arızalandı ve durmak zorunda kaldı ve bunun yanında da yanılmıyorsam 3 saatten fazla ayakta bekledik.Sıkış tepiş Berlin yollarına koyulduk.Rezalet bir durumdu tabi böyle olunca o kadar saatte hiç bir şey yememiştik ve açızzzzz!

Artık dayanamayıp ayakta hem kendime hem de arkadaşlarıma sandviç hazırladım ve afiyetle yedik.Sanırım unutamayacağım bir geziydi ve nedense Bremen'e tekrar gitmek istiyorum ama bu sefer cidden gezip ara sokaklarda heyecan arayışına koyulmak istiyorum : ))

Aaaa dostlar geziyoruz ...

16 Mayıs 2013 Perşembe

Hamburg'u geziyoruz ...


4 gün öncesinden planladığımız ve bir gün içerisinde '' Prag - Paris - Amstredam '' her yere gitmeyi düşündüğümüz gezi planında son anda Hamburg ve Bremen olarak değiştirdiğimiz gezi planına uymaya karar verip yollara koyulan 5 gencin hikayesini anlatmak istiyorum size.

Dedim ya son dakika diye çünkü Cuma günü tren biletlerini aldık ve Cuma gecesi 00:45 sularında trenle yolculuğa koyulduk ilk istikamet Hamburg.Hamburg'a ulaşmak için bir kaç yerde aktarma yapmamız gerekiyordu yanılmıyorsam sadece 2 yerde aktarma yaptık ve sabah 07:15 gibi Hamburg Hbf daydık.Hiç birimiz yol bilmeyiz lakin aramızda bir arkadaşımız  bir kaç hafta önce gelmiş olsa da buraya ne yazık ki hiç bir yeri hatırlamadığı için başladık gezmeye.Şansımıza o gün hava çok güzeldi ne kadar da hava durumu yağmurlu gözükse de işte bizim şansımıza : )

Sabah çok erken bir saatte orada olmamız sebebiyle etraf da insan namına hiç bir şeyin olmaması nedense bende Hamburg'u beğenmeme sebep oldu yani işin açıkçası kafam da çok büyütmüşüm sıradan bir şehir tabi gece hayatını bilemem : )

Dediğim gibi sabah erken gelince hepimiz göl kıyısında bir banka uzandık yanılmıyorsam bi. 45dk içimiz geçmiş ve daha sonra bir gün öncesinde hazırlamış olduğumuz sandviçlerimizi yedik.Bu arada sandviç dediğimize bakmayın ekmek arası peynir ve domates : ) Buna şükür demi ama : ))

Zaman ilerledikçe tabi gezmek için enerjimiz de arttı ve başladık gezmeye önceliğimiz Old Town'du daha sonra kilise ve bir de ufak bir gemi turu yaptık.Biz o kadar şanslıyız ki Hamburg da bulunduğumuz gün burada şenlik vardı ve sabah karşılaştığımız manzaranın tam tersi her yerde insan vardı : )

Kıssadan hisse buralar akşam cidden eğlenceliydi ne kadar da şehri çok beğenmemiş olsam da !

O günün akşamı Bremen için trenimizi beklemeye başladık tabi bunu yaparken birazcık canımız sıkılsada hemen bir çözüm yolu bulduk '' Sessiz sinema '' : ) o kadar insanın içerisin de ....

Tabi bunlar olurken erzağımız bitti bunun için bir alışveriş merkezine girdik ve tost ekmeği ve vazgeçilmezimiz peynir aldık.Para harcamamak için elimizden geleni yapıyoruz.Bu arada şunu da söylemek isterim eğer limana gidip gemi turu yapacaksanız biran önce o fikirden geri dönün yoksa geziniz düşündüğünüzden de farklı geçebilir benden söylemesi ...

Trenimiz gelir Bremen yollarına koyuluruz...


6 Mayıs 2013 Pazartesi

Şampiyonluğun şerefine ...



Biesdorf da Piknik havası...

Şu sıralar Berlin çok sıcak olmasa da buna şükür edip güneşli günlerin tadını çıkarmaktayız.Arkadaşlar ile daha önceden konuştuğumuz da Rakı - Kebap olayını bir gün hayata geçirelim dedik kısmet Galatasaray'ın Şampiyonluğunun kutlandığı güne denk geldi : )

Bu Şampiyonluğa geçmeden önce Piknik bence oldukça güzeldi.Yanılmıyorsam 18:30 gibi piknik alanın da buluşup ocağımızı yaktık.Bu arada burada tek kullanımlık Mangallar var yani Türkiye'de de var mı bilmiyorum ama ben hiç görmedim.Ayrıca bu mangalları da kesinlik tavsiye etmiyorum.Her neyse şimdi işin için de Rakı olunca hepinizin de bildiği gibi mezesiz olmaz.Ben patates salatası ile cacık hazırladım sağ olsun diğer arkadaşlar da bir şeyler hazırlayıp geldiler.

İlk defa Rakı ortamında bulundum ve kesinlikle büyük bir keyif aldım : ) Bunu kesinlikle tekrarlamak gerekiyor.Ne kadar da çok içmiş olmasam da 3 bardak rakıyı devirmişliğim var.

Etlerimiz pişmeden hepimiz bir şeyler atıştırmaya başladık hayır bol oksijen almak adamı acıktırıyor sanırım.Neyse ki etlerin pişmesi düşündüğümüz kadar uzun olmadı hayır arkadaşlar artık çiğ miğ yemeye başlayacaktı : )

Ve artık Rakılarımızı da aldık bir yandan içiyoruz bir yandan yiyoruz bir yandan da müzik dinliyoruz.


Ve işte o beklenen Şampiyonluk.

Galatasarayımın 19. Şampiyonluğu o akşama büyük bir keyif kattı.Ne kadar da çoğunluğu Fenerbahçeli olan arkadaşlar o ortamda olsalar da sağ olsunlar centilmence tebrik etmeyi bildiler.

Bu şampiyonluğun üzerine ben keyif alırken bazı arkadaşlar dertten içmeye başladılar : )

Futbol veya diğer branşlarda Galatasaray Fenerbahçe çekişmesi olsa da şu bir gerçektir ki bu iki takımın biri olmasın diğerinin pek de bir anlamı kalmaz ama gene de EN BÜYÜK GALATASARAY ...



3 Mayıs 2013 Cuma

Krakow yaşanılacak bir şehir ...

Uzun süredir gitmeyi planladığım şehir.

Warzawa-Krakow : 7€

Otobüs yolculuğunun ardından sabah 06:00 sularında Krakow'a ayak basmış bulunmaktayız.Tabi otobüs yolculuğunda uyumaya çalıştık ama işte kesik kesik uykularla o gecelik uyku hakkımızı kullandık.Efendim Krakow Ana İstasyonunda otobüsümüz durdu ve şansımıza İstasyonun yanında sığınabileceğimiz büyük bir alışveriş merkezi vardı.Dışarısı soğuk olduğu için bu bizim için mükemmel bir fırsattı : )

Her neyse bizim Krakow'a gitme amacımız burada ki Toplama Kampını görmekti.Çünkü burada ki Toplama Kampı en büyük toplama kampı neden ? çünkü Toplama kampların merkezi burası ve gelmişken bir de Old Town görmek istedik.Tabi ilk başta ki yön haritamız '' Toplama Kampı ''

Arkadaşlar Toplama Kampına gitmeyi düşünüyorsanız söyleyeceğim şeylere dikkat edin.Öncelikle Toplama Kampı bulunduğunuz yere uzaklığı yaklaşık olarak 1 saat 30 dakika sürüyor ve böyle de olunca oraya otobüs ile gidiyorsunuz.Eğer Polskibus'un sizi indirdiği yerdeyseniz orası 2 katlı bir bina ve en alt katına inip otobüsünüze binin çünkü eğer otobüse aşağıdan binerseniz 12 zloti ama yukarıdan binerseniz 14 zloti vereceksiniz ki neden 2 zloti fazla veresiniz dimi ama ne olsa öğrencisiniz : )

Şimdi bunu söyledikten sonra dönüş saatine bakmayı sakın unutmayın yoksa oracıkta kalırsınız : )

Evet eğer Toplama Kampına 3 den sonra girerseniz ücretsiz lakin sabah gidip girerseniz 30 zloti veriyorsunuz o da öğrencisiniz diye ve bence bunu tercih edin çünkü bir grup oluşturulup toplu bir şekilde gezme imkanınız var ve bunun yanında bir de rehber veriyorlar haberiniz ola.

Şimdi Krakow da yanılmıyorsan 4 büyük toplama kampı var biz 2 sini gezme imkanımız oldu ; Auschwitz , Birkenau .Bu ikisini gezmemizin sebebi birbirlerine yakın olması.

Kampa girişte bizi ; ARBEIT MACHT FREI yazısı karşılıyordu.

Büyük bir tarihi gezintiye başlamanın verdiği heyecanla kamp alanını gezmeye koyulduk.İşin açıkçası burası ile alakalı bir şey söylemek istemiyorum sadece bir kaç fotoğraf paylaşmak istiyorum ;
                                                            
                                                           



..................................................................................................................................................
((Bu gezi de benim dikkatimi çeken 2 bayan oldu neden diye soracaksınız hemen çünkü biz para Exchange yapmak için bir dükkana girdik nereden exchange yapabiliriz diye kadınlar nereden yapabileceğimizi söylediler sonra bize hangi millettensiniz diye sordular bizde Türküz deyince kadınlar öğrenmiş oldukları bir kaç Türkçe kelimeyi söylemeleri beni çok şaşırttı : ) ve de mutlu etti. )) 

Evet bu gezimiz uzun yolculuklar ile geçse de ben buraya geldiğimi için kendimi çok şanslı hissediyorum.Ayrıca buraya gelecekseniz yanınıza mutlaka erzak alın : )

Burası bittikten sonra sıra geldi Old Tow'a gezmeye.Old Town gezmek için tabanlara kuvvet diyerekten yola koyulduk ve Krakow küçük bir şehir olduğu için her yer birbirine çok yakın.Gerçekten de Old Town da güzeldi burada bir döner yiyelim dedik belki buranın döneri güzeldir falan diye düşündük ama nerede buradakilerde kötü : ( 

tam yemeğimizi yerken bir ne görelim .....

Evet şuan bizim gördüğümüzü siz de görmüş oldunuz : )

Biz hemen birer fotoğraf çektirdik bu inanılmaz olayla  tam arkadaşla konuşurken o da ne yanımız da bir Türk daha var ve başladık muhabbet etmeye aramız da tartışıyoruz bu nasıl olur falan diye : ) aman hak verirsiniz ki bir sonuca bağlayamadık bu olayı.

Artık Krakow da 3 kişiyiz ve başladık gezmeye.Gezimiz esnasında yağmur birazcık bizi engellese de biz yılmadan gezmeye koyulduk.Gezimiz esnasın da Zapiekanka yememiz beni olmadığım kadar mutlu etti o gün : )

Akşam olur biz de artık yavaştan yorulmaya başlarız.Artık sohbet edebileceğimiz bir kafe arayışına koyuluruz ki Old Town tam göbeğin de güzel bir yer buluruz o akşam birer bira içtik ve ben bir de üstüne dondurma yedim : ) akşamı da güzel değerlendirmiş olduk.Saatler 01:30 gösterdiğin de artık otobüse binip Berlin yollarına koyulduk.Böyle güzel bir şehri bırakmanın hüznü bende baş göstermiş olsa da yatağımı özlemiş olmam bana bu hüznü çok yaşatmadı.Ayrıca gezimiz esnasında da çok şey öğrendim mesela homeless daha iyi bir şekilde anlamaya başladım.Evet gezimiz eğlenceli ve bence bir o kadar da güzel geçti lakin dedim ya bir çok sıkıntı çektik ama olsun değerdi : )

Eğer gezi planı yapıyorsanız mümkünse gezi biletlerinizi hemen o an alın yoksa o biletler alınmıyor ...