30 Eylül 2013 Pazartesi

Füssen tekrar görüşelim ...


Güzel bir tren yolculuğunda nereye gideceğimizi bilmeden yolla vuruyoruz kendimizi. München'i gezmeden Füssen yollarına koyuluyoruz.Bindiğimiz tren eski zamanlardan kalma bir tren bacasından tüten dumanlar ve her tarafın yeşille boyanması adeta bir film karesinde olduğunuzu size hissettirebilir ki ben aynen böyle hissettim.Şimdiye kadar bir çok şehir gezdim lakin bu şehir benim için çok başka ve bu şehri güzel insanlarla gezmek sanırım en güzel olan da bu !

Füssen'e gitmeye aslında son dakika karar verdik ve iyi ki de böyle bir karar değişikliği yapmışız : ) Ne kadar da arkadaşlarım başta söylenmiş olsa da :)) onlarda çok beğendiler beğenilmeyecek gibi de değildi ki !

Nereden başlasam neleri anlatsam bilemiyorum hatta bu yazıyı yazarken bile çok heyecanlanıyorum. Füssen'e varmadan önce yaşadığımız anları tarif bile edemem benim için o kadar çok farklıydı ki. Avrupa'nın binasından, kilisesinden, kalabalıklığından o kadar çok sıkılmışım ki Füssen de doğaya bıraktım kendimi.Böyle doğal bir güzel görmeyeli çok uzun zaman olmuş o an onu fark ettim.
Füssen'e varmadan önce bir sürü ufak yerleşim yerlerinden geçtik.Hatta arkadaşlarım yoldan gelip geçen herkese el salladı ve çoğu insan da onlara karşılık verdi.Gezimizde sanırım en büyük problemimiz yağmurun yağmasıydı ama olsun biz ıslanmamıza rağmen de çok güzel eğlendik ve enerjimiz hiç düşmeden dolaştık.

Yeşiliyle mavisiyle iki saatlik yolumuzu bitirdik ve artık Füssen'deyiz.Bu arada burada ne var diye soracak olursanız ilk paylaştığım fotoğrafta sanırım görmüşsünüzdür tek amaç '' Schloss Neuschwanstein'' ...Böyle bir yeri canlı canlı görmek için tamı tamına on dört saatlik yol kat ettik.
Bu Şato bir dağın zirvesinde oraya ulaşabilmemiz için bir taşıt bulmamız gerekiyor ve hemen oraya giden bir otobüse atlıyoruz bu arada bu ulaşım için para vermiyoruz nedeni ise Hafta sonu tren biletlerimiz : )))

Yirmi dakikalık otobüs yolculuğundan sonra o eşsiz manzara ama halen şatoya uzağız çünkü otobüs tam dağın zirvesine çıkmıyor.Bizde ki ilk intibah '' waoooow süper ama yağmur yağıyor nasıl gideceğiz ? '' evet biz son durağa indikten sonra öyle bir yağmur yağıyordu ki inanamazsınız ama biz buraya kadar gelmişiz vazgeçer miyiz ?  ASLA ! ve hemen oraya ulaşımı sağlamak için bilet almaya gittik.Bileti alırken de arkadaşlarımız Şatonun içerisini de görmek istediler yanılmıyorsam bunun için 12€ verdik ama siz vermeyin çünkü Şatonun içerisi dışı kadar gösterişli ve büyüleyici değil ama olsun en azından biz içerisini de görmüş olduk : ))
Bu şatoyu merak ettiğim gibi aslında merak ettiğim bir de buraya çok yakın bir köprünün olmasıydı.Bu köprüyü yandaki fotoğraftan görebilirsiniz.Köprüden şato mükemmel görünüyor bunu başta belirtmek isterim.Ayrıca benim yükseklik korkum olmasına rağmen korkmadan köprünün bir ucundan diğer ucuna geçtim.

Tabi biz geziyoruz ama hala yağmur yağıyor ve hepimiz artık ıslağız. Bir yandan söyleniyoruz bir yandan da gezmemizden bir şey eksiltmiyoruz  :)

Veee artık gezimizin sonuna geliyoruz lakin burada da bir sorunla karşılaşıyoruz şatonun bulunduğu yerden otobüslerin oraya inebilmek için yürümemiz gerekiyor çünkü artık otobüs seferleri bitti bitiş saatini ne yazık ki hatırlamıyorum ama eğer ormanın içerisinden otobüs durağının oraya inerseniz daha kestirme olur sizin için.

Bekliyoruz 5 dk. 10 dk. 15 dk. ama halen gelen bir otobüs yok ve beklemekten sıkılıyoruz biz de artık tabanlara kuvvet diyerekten yola koyuluyoruz.Hedefimiz Füssen Haupbahnof.Bu yolculukta ben öncülük ettim arkadaşlara biz yürüyoruz ama her yer kararmaya başlıyor ve artık göz gözü göremeyecek karanlığa ulaşıyor hava ama biz hızımızdan hiçbir şey eksiltmiyoruz haaa bu arada bizim kız arkadaşlar otostop çekmeye çalışsa da hiçbir araba durmadı neden ? çünkü bizim kızlar PASPAL :)

Her neyse yorucu yolculuktan sonra artık istasyona geldik ve trenimizi bekliyoruz ama dedim ya hepimiz ıslağız.Artık ben ayakkabıları çıkardım elimde olsa çorapları da çıkaracaktım ama bunu trende yaptım.Eeee kokmadı mı sanırım koktu ayaklarım ama yapacak bir şey yok kurumamız gerekiyor sonuçta daha München'ı gezeceğiz.

Bu güzel yolculuk her zaman hafızam da yer edinecek ve o fotoğraflara baktığım zaman hep o güzel insanları yad edeceğim...

Artık München deyiz ve üşüyoruz bir yerlerden soğuk mu geliyor ne ? yoksa hepimiz hastamı olacağız ? Karanlık gece de tanımadığımız bir ışık süzmesine kendimizi bırakıyoruz ...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder